Bir Kitap, Bir Film

Metin Aktaş – Burseya Dağı & Bahman Ghobadi – Kaplumbağalar Da Uçar (Turtles Can Fly, 2004)

Bir Kitap | Metin Aktaş – Burseya Dağı

Metin Aktaş’ın Burseya Dağı romanı, Suriye iç savaşının gölgesinde yaşamını sürdüren insanların gündelik yaşamlarını ve hayatta kalma mücadelelerini gözler önüne seriyor. Roman, çatışma sahnelerini öne çıkarmak yerine, savaşın sıradan hayatlara nasıl nüfuz ettiğini, insanların direncini, dayanışmasını ve umuda tutunma çabalarını anlatıyor. Burseya Dağı, sadece coğrafi bir nokta değil; aynı zamanda belleğin, direncin ve insan onurunun simgesi olarak öne çıkıyor.

Aktaş’ın anlatımında, kadınlar ve çocuklar ön planda. Onların günlük yaşamları, savaşın yıkıcılığıyla şekillenirken, küçük ama anlamlı direnişleri de ön plana çıkıyor. Roman, kahramanlık öykülerinden uzak duruyor; bunun yerine savaşın sessiz tanıkları olan sivillerin yaşadığı gerçekleri aktarıyor. Savaşın yarattığı kayıplar, göçler, eksik kalan eğitim ve belirsizlik, roman boyunca sürekli bir gölge gibi hissediliyor.

“Her dağ bir hatıradır; kimi zaman gömülü, kimi zaman haykıran.”

Burseya Dağı, çatışmanın en sert yaşandığı yerlerden biri olarak anlatılırken, aynı zamanda insanların anılarını, direncini ve dayanışmasını taşıyan bir metafora dönüşüyor. Aktaş, okuru savaşın trajedisiyle yüzleştirirken, insanın unutulmaz umuduna da işaret ediyor.


Bir Film | Bahman Ghobadi – Kaplumbağalar Da Uçar (Turtles Can Fly, 2004)

Bahman Ghobadi’nin Kaplumbağalar Da Uçar filmi, Irak-Kürt sınırında, 2003 öncesi küçük bir köyde yaşayan çocukların gözünden savaşın etkilerini anlatıyor. Film, özellikle mayın tarlaları ve bombardımanlarla çevrili bir coğrafyada hayatta kalmaya çalışan çocukların yaşamını merkeze alıyor. Çocuklar, hem günlük geçimlerini sağlamak için demir parçaları topluyor, hem de radyodan gelen haberleri köydeki diğer insanlara aktarıyor.

Ghobadi, savaşın yükünü taşıyan çocukların hayatlarını yalın ve çarpıcı bir sinematografiyle aktarıyor. Film, kahramanlık hikâyeleri yerine, savaşın sessiz tanıklarının yaşadıkları üzerinden bir gerçeklik sunuyor. Kimi zaman dramatik kimi zaman sert ama hep gerçekçi bir dille, çocukların umut, korku, kayıp ve dayanışma duyguları ekrana yansıyor.

“Savaşın ortasında bile, çocuklar gökyüzüne bakmayı bırakmıyor.”

Film, izleyiciye savaşın sadece çatışma ve yıkımdan ibaret olmadığını, aynı zamanda insanların yaşamı sürdürme mücadelesiyle dolu olduğunu hatırlatıyor. Ghobadi, çocukların küçük oyunlarını, günlük ritüellerini ve birbirlerine olan bağlılıklarını aktararak, savaşın yıkıcı etkisiyle birlikte insanın direncini de gözler önüne seriyor.

Benzer Yazılarımız

F X T B in B @