Bak ellerim isinde bir serçe uyanır.
Kederse, gözlerimin içinde.
Bu kalabalıklardan nasıl geçilir ki,
Böyle harabe?
Üstüme geliyor bu çağın kara gölgeleri.
Şakaklarımdan dökülen kızılcıkları gördüler belki!
Belki duydular, kokladılar yahut.
Ama buldular beni.
Gömleğimde kırmızı tomurcuklar acıyor.
Dizlerimde dağlar büyümüş.
Beni birazdan vuracaklar.
Öyle ya insan kaçtığı kadar yaşıyor.
Her biri, bir canımdan koparacak çiçekleri.
Bir yanımdan beybun, bir yanımdan civanperçemi.
Ve direniştir serçelerin kanatlarında gelen.
Süzülür yedi demir kapıya kanım.
Büyür zindanlarda yaban yeşilleri.
Ömer Ali KIVANÇ





